
Herkese selamlar...
Aslında yeni gelen ve paylaşmadığım bir çok model oldu ama bir kaç gün önce uyguladığım bir eskitme işini sizlerle paylaşmak istedim. Daha önce bu kamyonun paylaşımını aslında yapmıştım ama; o konuya tekrar baktığımda, cep telefonu ile çekmiş olmanın getirisi olan evlere şenlik fotoğrafların aslında hiçbirşey anlatamadığını düşündüm; yeni kameramla algı değişti malum...

Paylaştığım toplam 4 parça 1/18 ürünün de ölçekleri 1/18; üreticileri Schuco ve 1/18 kamyon/traktör modlelerinin H.E seviyede üreticisi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim... İçinizden; böylesi pahalı bir kamyona bu kadar işkence etmeye nasıl kıydığımı düşlünenler olacaktır; bilmeyenler için açıklayayım, bu kamyonu zaten belli başlı hasarları ile almıştım ve bu hataları giderdiğimde de içime sinmeyen birşeylerin olduğu kesindi. Aynı kamyonun ikincisini de düşündüğüm için, bunu da kanvas brandası açık ve eskitmeli bir biçimde sergileme kararı aldım...





Bu kamyonu daha önce de paylaştığım üzere bildiğiniz gibi, gerçek kumaştan bir kanvas kumaşı var, altnda da 1/18 ölçeğinde kalas konstrüksüyon ile ayakta duruyor ve bu konstrüksüyonu metal tutmaklar rijitleştiriyor... Dışarıdan da kumaşı, bir ip yardımı ile klapelerden geçirip, brandayı epeyce gergin bir şekilde kamyona streçleyiveriyorsunuz...



Eskitme boyamalarının tastamam gerçekçi olmadığını kabul ediyorum; kimi yerlerde olması gerektiği gibi ama asıl vermek istediğim efekt, böyle parlak bir çamur rengi değil genel olarak kirli bir görünüm vermeye çalışmaktı ama aldığım netice; taze sulak bir çamurdan henüz geçmiş bir kamyonun görüntüsü şeklindeydi. Bu da fena değil kanımca...




Motor bölümündeki kirler özellikle bu kadar parlak olması bakımından hiç içime sinmedi, çünkü parlak çamurlu bir tekerlek gövde biraz olağan görünse de; aynı tonda ve parlaklıkta kirlenmiş bir motor dairesi kabul edilebilir gibi değil; daha mat boyalarla müdehalelerde bulunmayı düşünüyorum... Bu arada, ortadaki fotonun, Schuco üreticisinin neler yaratabildiğini çamurlara rağmen apaçık sergiliyor. Radyatör ve elemanları, direksiyon mili... İnşallah yenisi geldiğinde de öncesi/sonrası tarzında bir karşılaştırma da yapabiliriz...



Aşağıdaki ikinci fotoya dikkat! Kontağa takılı anahtar gerçekten mükemmel görünüyor...


Aşağıdaki foto, bundan sonra bu kamyonu nasıl sergileyeceğimin tipik bir göstergesi. Bu aracın temel özelliklerinden biri kumaş brandası ve onu kalıplandıran tahta kafesleriydi ama bu şekilde sergilemek -ikşincisi de oalcağı için- farklı bir seçenek bana göre...





Alt aksam da aşağıda görüldüğü gibi... Beni inanılmaz derecede terleten bu a-çalışmanın, en yorucu kısmı, altını kısmını bu hale getirmek oldu... İnanılmaz detayların mevcudiyetini atlamam mümkün değil. Fren kasnakları, yakıt tankından çıkan metal yakıt hortumları, müthiş şekilde işlenmiş akslar, metalde imal edilmiş Mercedes-Benz logolu diferansiyel kutusu, yerinden çıkabilen takoz gibi elemanlar aklıma gelenler... Gelmeyen bir çok şey var!



Bu aracın aynısının ikincisi, bu çalışma ile kaçınılmaz oldu; malum... Ama şu da var ki; Schuco ürünleri bende inanılmaz bir tutku ve ikinci mavi kamyonun yanına, uzun zamandır hayranı olduğum , aşağıdaki kızıl haç logolu krem-siyah versiyonu da dayanılır gibi değil. F458 Itaila'yı almadan önce söylediğim gibi; kısmet, kısmet, kısmet diyorum...













Önümüzdeki günler


Bildiğiniz gibi bundan birkaç ay önce 1/18 Schuco klasik Unimog serimi paylaşmıştım. İçlerinde son gelen iki Unimog'dan biri olan itfaiye/arazöz Unimog ile beraber kargolanan ikinci 1/18 Schuco traktörüm... Mc Cormick D326.




Tıpkı Cutter Bar'lı Unimog gibi, bu traktöründe yanında kesici bir tarağı var; yatayken toprak üzerindeki ot - çalı vs.'leri, dikey konumdayken de yol aykırı biçimde dallarını uzatmış ağaçların ve sarmaşıkların/çalıların kesiminde ve sistirelenmesinde kullanılıyor...




Ön kısımda yer alan radyatör bölümünün içerideki petekleri çok etkileyici birer detay unsuru niteliğinde ve kanca ile ön romorkluğa tutturulmuş bakla zincir de traktörün renginde... Benim için detaylı minyatür modeller hayatt demek... İyi ki varsın Schuco.








Koltuk öne doğru eğilebilen bir yapıya sahip; kullanıcı bölümüne bir çok kumanda kolu uzanıyor...


Motor bölümü de metalden imal edilmiş ve eksisiz. Radyatörün arkasındaki pervane, aşağıdaki yeşil Fendt gibi dönebilen bir pervane değil ama onunkinden daha otantik duruyor. Ayrıca Fendt'deki metal gaz pedallerı ve kolları da Mc Cormick de yok. Var ama helezonlu hareket kollarına sahip olmadığı gibi plastikler; olsun ama...




Aşağıda yeralanlar da, daha önce bulanık fotoların olan bir grup. Yani daha önce kameramı almadan önce çekerek paylaştığım traktörler. Bir paylaşım tazelemesi yaparken onları da atlamak istmedim açıkcası...
Traktör Fendt Farmer II ve romork da bir yerel Alman romork üreticisi olan Blumhardt marka; sanırım aynı bizim Tınaz gibi...





Detaysal anlamda Fendt de, Mc Cormick de çok yakınlar ama kullanılan metal materyallerin bolluğu bakımından Fendt bir adım önde olmasa da; ne bilim biraz daha önde işte.




İşta basılınca gaz mekanizmaları hareket eden pedal sistemi... Sağdaki pedaller çiftler ve bu çiftin sağındakine bastığınızda, her iki pedal de basılmış gibi aşağı iniyor ama, aynı çiftin solundakine basınca sadece bastığınız pedal iniyor. Bu arada tüm bu mekanizmayı metalden yapmışlar ve altında helezon yaylarında tansiyon disiplininie tabiler... Traktörün sol ayağa denk gelen pedalında ise daha teferruatlı bir yapı var ve yine helezon biçimindeki bir yaya emanet; fakat bastığınızda üç kollu bir mekanizma kıpırdanıyor. Önceki paylaşımımda da ifade ettiğim gibi; bu traktörle oynamak; sanki büyüklerine ait bir traktörü gizlice kurcalayan bir çocukmuşsunuz hissi veriyor. Çünkü çalıştırıp gezemiyorsunuz ama gazına basıp mekanik hareketleri izleyebiliyorsunuz...



Bu da bulana kadar az çekmediğim Schuco 1/18 Blumhardt romorkumuz...






Romorkun en karakteristik özelliği 2-3 kişilik bir oturağının olması ve bu oturak, gerektiğinde öne devrilebiliyor. Çok ince detaylarla işlenmiş bir eleman... Ayrıca aynı bölümün ayaklığında yer alan tutunma demirine de bir eketirik prizi, kablosu ile sarılı halde duruyor... Keisnlikle el sürmem gerekiyor çünkü eğrildiğinde tekrar eski doğal görünümünü vermek kolay değil...

















İster kamu araçları/iş makinaları, ister nostaljik ve efsanevi motorsporları temsilcileri... Seçeneğim ne olursa olsun bana gerçeğini yaşatmalı ve son 1 yıldır seçimlerim hep bu yönde oldu. Diğer yandan minyatür model koleksiyonculuğu işinde -nedense çoğu kişiye antipatik gelen- prestije de önem veriyorum ve benim için en önemli unsur, minyatür modelimde, muadillerinin içerisinde en yüksek detay bana yaşatması... Bu da fiyatlara yansığı gibi prestije de etki ediyor ve 1/43'lerim hariç şu an 1/18'de ilerlediğim rota bu yönde...
Evet... Bir süre sonra, motorsporları tarihinin gelmiş geçmiş en başarılı, en efsanevi ve en unutulmaz örnekleriyle karşınızda olacağım kısmetse. Beni çiftçi olarak bilenlerin oldukça şaşıracağı; hatta inanılmaz nadir ve ulaşması zor Exoto ve kimi CmC örnekleriyle -inşallah- paylaşımlara devam edeceğim. Çifçilik mi? Asla bitmez!

